Pahalılığın her geçen gün arttığını, verdiği örnekle anlatan Emin Çölaşan, "Yıllardan beri yemekte olduğumuz zam kazıkları ne olacak?" diye sordu.
EMİN ÇÖLAŞAN'IN YAZISI ŞÖYLE:
Bizim Durmuş dün alışverişten dönünce!
Sevgili okurlarım, bizim gazetenin Ankara bürosunda çok sevdiğimiz bir arkadaşımız var…
Durmuş.
Yorulmak nedir bilmez, bütün işlerimize o koşar.
Gel Durmuş git Durmuş, koş Durmuş…
Hiç üşenmez, verilen her işi yapar.
30'lu yaşlarında Sivas'lı bir genç adam.
Babası bir apartman görevlisi.
11 yıldan bu yana Durmuş'un görevi ( Döne ile birlikte ) bizim büronun çay kahve işlerini ayarlamak, çayımızı demlemek, konukları ağırlamak ve aynı zamanda büronun temizlik işlerini yapmak.
Ama önemli görevlerinden biri de büronun aylık alışverişini yapmak…
Çay kahve, temizlik malzemeleri, tuvalet kağıdı, kağıt havlu, kırtasiye malzemeleri, ne varsa ondan sorulur.
Durmuş bu alışverişi tasarruf olsun diye uzak semtlerdeki en büyük marketlerden yapar.
Dün yine alışveriş günüydü.
İşini yapmış, bir süre sonra elinde paketlerle geldi…
O'nu gördüğümde yine hayretler içerisinde idi…
“Fiyatlar yine uçmuş abi. Aynı listeye geçen ay 1.190 lira vermiştim, bugün 1.700 lira ödedim. Hem de bu listede yiyecek bir şey yok.”
Faturayı gösterdi.
Bir miktar inceledik.
Örneğin bir rulo tuvalet kağıdı 117 lira olmuş.