Sözcü Gazetesi yazarı Soner Yalçın bugünkü yazısında Kılıçdaroğlu'nun politik hatalar yapmasına değindi.
İŞTE SONER YALÇIN'IN YAZISI
Fikri olmayan hakaret eder.
Seçim öncesi Kılıçdaroğlu’na övgü yarışına girenler, seçimden sonra sövgüye başladı. Ayıptır.
Saygısızlık/ kabalık /küstahlık en büyük hatadır. Dedikodu, iftira, gıybet eleştiri değildir.
Tartışma, sadece bilgi alışverişidir oysa.
Kuşkusuz Kılıçdaroğlu, -adaylığı dahil- yanlış taktik kullandı.
Kuşkusuz Kılıçdaroğlu partisini, on yıldır yanlış siyasi kulvara çekti.
Yaklaşık bir aydır yazmıyorum. Şunu düşündüm hep:
Kılıçdaroğlu'na bu derece politik hatalar yaptıran nedir? Derinlerde ne var?
Kılıçdaroğlu bugün 74 yaşında…
1971-1999 yılları arasında devletin hiyerarşik organizasyonunda yer aldı. Kamu disiplini altında aylıkla çalışan hizmet memurluğu yaptı.
“Memur” sözcüğü Türkçeye Arapçadan geçti. Emr kökünden gelmekte olup emredilen, emir altında olan kimse anlamındadır.
Kişisel olmayan kurallar ve işleyiş ilkelerine göre çalışan bu kamu sistemi “yaratıcılığı” geliştirebilir mi?
Şu tespiti yazmalıyım:
Yeniçeriliğin kaldırılmasıyla Osmanlı’da bürokrasi/ kalem efendileri/ memurluk hayli etkili konuma geldi. Tanzimat genellikle bürokratların çağı olarak bilindi. Ve halktan kopuk bu “kafa”, Osmanlı'yı yıkılışa götürdü. Sovyetler Birliği’nin çöküş sebebi de, bürokratizm/ (bürokraside çeşitli kilit idari görevleri ellerinde tutan parti üyesi) nomenklatur değil miydi? Ayrıntıya girmeyeyim, konumuz bu değil…