Fatih Altaylı eğitimle ilgili kaleme aldığı yazısında, "YÖK Başkanı sadece mugalata yapıyor" sözleriyle dikkat çekti.
İşte Fatih Altaylı'nın yazısı:
Yeni Milli Eğitim Bakanı çok net.
“Yüz yüze eğitim önceliğimiz” diye bir açıklama yaptı önce.
Sonra “Yüz yüze eğitim olmazsa olmaz” dedi.
Ardından yüz yüze eğitimin kesinlikle başlayacağını söyledi.
Nasıl olacağını net bir biçimde anlattı.
Kurallarını açıkladı.
Bakanlığa bağlı birimlerin yüz yüze eğitim için ihtiyaçlarını belirledi.
Bu ihtiyaçların giderildiğini açıkladı.
Son derece kararlı bir biçimde yüz yüze eğitimi başlattı.
Medeni ülkelerin salgının başından yapmaya çalıştığını Türkiye’de de gerçekleştirdi.
Bu yıl yüz yüze eğitim olacak.
Ve bu çok ama çok önemli.
Keşke Bakan Mahmut Özer bu dirayeti Bakan Yardımcılığı sırasında, eski Bakan’ı etkilemek için de gösterseymiş diyesi geliyor insanın.
Milli Eğitim Bakanı’nın bu kadar net ve okulların açılmasından yana tavrına karşılık hala “Okullar açılmalı” diye yaygara yapanlar niye bağırıyor anlamış değilim.
Okullar açıldı işte.
Buna karşın eğitimin bir diğer önemli ve yetkili kurumu YÖK’te ise Bakanlığın kararlı tutumunun esamisi yok.
Milli Eğitim Bakanı ne kadar net ise YÖK Başkanı bir o kadar flu.
YÖK Başkanı’nın geçen hafta Milli Eğitim Bakanı ile eşzamanlı yaptığı açıklamayı gördünüz herhalde.
Ne dediğini, ne yapmak istediğini, planının, programının ne olduğunu anlayan varsa lütfen beri gelsin ve bana da anlatsın.
Her işe karışan, üniversitelerdeki her meseleye maydanoz olan YÖK, böylesine önemli bir konuda sorumluluk almaktan, fikir beyan etmekten, kural koymaktan ve eğitimi sürdürme konusunda kararlı bir tavır sergilemekten son derece uzak.
YÖK Başkanı sadece mugalata yapıyor.
Elbette her üniversitenin, her ilin kendine göre sorunları, kendine özgü alması gereken önlemleri olabilir.
Ama bir genel çerçeve belirlemek de bu kadar zor olmasa gerek.
Bakanlık ne yapacağını gayet iyi biliyor, YÖK ise ne yapacağını bilmiyor.