Yılmaz Özdil, "Gözbebeğimiz İzmir, özellikle son 20 yıldır “dünyanın gemi çöplüğü” olarak kullanılıyor" ifadelerini kullandı.
YILMAZ ÖZDİL'İN YAZISI ŞÖYLE:
Brezilya’nın uçak gemisi Aliağa’ya geliyor öyle mi?
Haberi görmüşsünüzdür mutlaka…
Sayın hükümetimiz asbestli zehir gemisine izin verdi, Brezilya'ya ait hurda uçak gemisini Aliağa'da sökmek istiyorlar.
Çevreci gazetecilerimiz müthiş tepki gösterdi, Çandarlı Körfezi'nin, Ege Denizi'nin mahvolacağını söylediler, bağımsız gazetelerimiz manşet yaptı, bağımsız televizyonlarımız bangır bangır yayın yaptı.
Chp derhal hukuk mücadelesi başlatacağını duyurdu, uçak gemisinin Aliağa'da sökülmesine asla izin vermeyeceklerini açıkladılar.
Halbuki...
2008 yılıydı.
İngiltere kraliçesi Elizabeth, Türkiye'ye geldi.
Cumhurbaşkanlığı yemini ederken bile smokin giymeyen “dindar” cumhurbaşkanımız Abdullah Gül, smokin giydi, papyon taktı; majesteleri de “dindar” cumhurbaşkanımıza “şövalye nişanı” taktı.
Kraliçeyle beraber HMS Illustrious isimli uçak gemisi de gelmişti, tıpkı 1919'daki işgal gibi, İstanbul Boğazı'na demirledi.
Aslına bakarsanız, Montrö Sözleşmesi gereğince, uçak gemisinin boğazlarımızdan geçmesi imkansız… Ama sayın Akp hükümetimiz özel izin verdi, Montrö delindi, İngiliz uçak gemisi Boğaz'a demirledi. Kraliçe, elçilik binası yerine, bu uçak gemisinin güvertesinde davet verdi, “dindar” cumhurbaşkanımız ve sayın devlet protokolümüz tıpış tıpış İngiliz uçak gemisinin güvertesindeki davete gittiler.
İşte o uçak gemisi, 2014 yılında emekliye ayrıldı.
2016'da hurdaya satıldı.
Aliağa'ya getirildi.
Söküldü!